Daha birkaç yıl öncesine kadar sadece bilim kurgu filmlerinde görmeye alıştığımız fantastik teknolojiler son zamanlarda özellikle akıllı saat kullanımıyla gündelik hayatta hızla yayılmaya başladı. Bu konuda büyük bir pazar yakaladığını düşünen akıllı telefon üreticileri akıllı saatlere her geçen gün yeni özellikler yükleyerek rekabeti iyice arttırdı.
Giyilebilir teknolojinin tarihi, insanların zamanı öğrenmek için taktığı saatle başlar. İlk olarak 1500 yılında Alman mucit Peter Henlein, kolye gibi takılan küçük saatler yaptı. Bundan bir asır sonra saati cepte taşıma modası başladı. Kol saatleri 1600'lü yılların sonunda kullanılmaya başlansa da insanlar tarafından kol saatinin yaygın kullanımı 1900'lü yılları bulmuştur. Bir pilotun uçuş sırasında koluna taktığı saatin ellerinin boş kalmasına izin vermesi, bileğin saat takmak için en uygun yer olduğu fikrini yaydı ve bu şekilde kullanımı yaygınlaştı.
Bugüne gelindiğinde ise gelişen teknolojinin etkisiyle kol saatlerinin yerini giyilebilen bilgisayar olarak tanımlanan akıllı kol saati almaya başladı. Akıllı saatlerle telefon görüşmesi yapabilir, mesajları yönetebilir, fotoğraf çekip saklayabilirsiniz. Ayrıca müzik dinleyebilir yürürken kaç adım attığınızı ve kalp atış hızınızı görebilirsiniz. Ses kaydetme ve sesli komut özelliklerini kullanarak da gündelik birçok işinizi kolaylıkla halledebilirsiniz.
Giyilebilir teknoloji denilince akla gelen ilk uygulamadan biri de çip teknolojisidir. Özellikle salgın süreciyle birlikte insanlara çip takılması tartışmaları sık sık gündeme gelmeye başladı. Çip, çok küçük bir alanda çok fazla bilgi saklanmasını sağlayan teknolojik bir üründür. Deri altına çip yerleştirilen insanlara Cyborg deniliyor ve Dünya genelinde on binden fazla Cyborg olduğu tahmin ediliyor. Çip teknolojisi üreten firmaların çok fazla bulunduğu ülke olan İsveç, Cyborg sayısında da Dünya'da başı çeken ülkeler arasında bulunuyor. Çip uygulamasının insanlar tarafından tercih edilmesinin sebebi günlük hayattaki işleri kolaylaştırıyor olması. Örneğin temassız ödeme, biletsiz geçiş, kişi hakkındaki medikal bilgileri depoluyor olması vb.
Sağlık alanında da kullanılan birçok giyilebilir teknolojik üründen bahsedebiliriz. Bunların başında işitme cihazları ve akıllı lensler geliyor. Nano teknoloji kullanılarak geliştirilen ve küçültülen bu medikal cihazlar kullanıcıların hayatını kolaylaştırıyor. Diyabet, Hipertansiyon ve Obezite gibi temelinde hareketsizlik yatan hastalıklar için de insanlarda farkındalık ve bilinç oluşturacak çeşitli teknolojik ürünler piyasada yerini alıyor.
Giyilebilir teknolojik ürünler ebeveynler tarafından güvenliği sağlamak amacıyla da kullanılıyor. Küçük çocuklarının gün içinde nerede olduğunu takip etmek isteyen anne babalar akıllı bileklik ve akıllı saat kullanıyor.
Son zamanlarda popülerliği artan giyilebilir teknolojik ürünlere bluetooth kulaklık, sanal gerçeklik gözlükleri, çeşitli amaçlarla vücuda giyilen kameralar; su altı kameraları, kask kameralarını örnek verebiliriz. VR denilen sanal gerçeklik gözlükleri ekran görüntüsünü daha gerçekçi göstermek için tasarlanmış bir üründür.
Bu teknoloji sadece insanlar tarafından kullanılmıyor. Bilim insanları bazı kuşların göç güzergahını tespit etmek amacıyla Kartal, Akbaba gibi yabani kuşların vücutlarına kamera yerleştirerek araştırmaları için veri elde ediyor. Ayrıca bazı çiftlik hayvanları ve evcil hayvanlara kaybolduklarında kolayca bulunabilmeleri için de çip takılıyor. Sağlıktan güvenliğe bilimsel araştırmalardan eğlenceye kadar çok geniş alanda kullanılan bu teknoloji ilerleyen zamanlarda hayatımızda daha çok yer alacak gibi görünüyor.